9 Mart Dünya Böbrek Günü

08.03.2017

Dünya Böbrek Günü nedeniyle Nefroloji BD. Başkanı Prof. Dr. Belda Dursun açıklamalarda bulundu.

Son yıllarda gerek obezite ve gerekse kronik böbrek yetmezliği tüm dünyada adeta bir salgın şeklinde artış göstererek ciddi bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Bu durumun önemine dikkat çekmek için bu yıl dünya böbrek günün teması şişmanlığa, sağlıksız beslenmeye ve hareketsiz yaşama son vererek böbrek hastalığının önlenmesi üzerine odaklanmıştır.

Dünya Böbrek Günü nedeniyle Nefroloji BD. Başkanı Prof. Dr. Belda Dursun açıklamalarda bulundu. Yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Kronik böbrek hastalığının en sık görülen nedenleri şişmanlık, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, nefritler, böbreğin kistik hastalıkları ve ürolojik (idrar yollarında taş veya tıkanıklık) problemlerdir. Şişmanlık, şeker hastalığı, hipertansiyon, kalp hastalığı, ileri yaş, ailede böbrek hastalığı öyküsü, sigara içiciliği ve sık ağrı kesici ilaç kullanımı kişiyi böbrek hastalığı açısından yüksek riskli hale getirmektedir. Kronik böbrek hastalığı çoğu kez belirti vermeden sinsi bir şekilde son döneme, diyaliz aşamasına ilerlemektedir. Bu nedenle riskli kişiler başta olmak üzere herkesin düzenli olarak sağlık taramasından geçmesi, basit kan ve idrar testi ile böbrek fonksiyonlarını kontrol ettirmesi önemlidir. Erken teşhis ve tedavi edilemeyen kronik böbrek hastalığı son dönem böbrek yetmezliğine ilerlemekte, bu aşamada diyaliz ve böbrek nakli tedavileri gündeme gelmektedir.”

KORUYUCU ÖNLEMLER ALINMALI

“Aslında, kronik böbrek yetmezliğinin en önemli ve etkin tedavi şekli önlenmesidir. Bu noktada koruyucu hekimlik yaklaşımları ön plana çıkmaktadır. Özellikle kronik böbrek hastalığı olan veya bu açıdan yüksek risk taşıyan bireylerde böbrek fonksiyonun korunması son derece önem arz etmektedir. Böbrekler için risk oluşturan ilaçlar (bazı antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar) kullanılırken, tanı ve/veya tedavi amaçlı görüntüleme işlemlerinde kullanılan maddeler nedeniyle, riskli ameliyatlar öncesinde ve sonrasındaki dönemde böbrek fonksiyonlarının hekim tarafından izlenmesi ve koruyucu önlemlerin alınması çok önemlidir. Gereksiz ve hekim kontrolünde olmayan ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Böbrek sağlığı açısından böbrekleri susuz bırakmamak ve yeterli su alımına özen göstermek, özellikle sıcak iklimde yaşayanlarda, daha da önemlidir.

Kronik böbrek hastalığının önlenmesinde toplumun tüm katmanlarına sorumluluk düşmektedir. Özellikle çocukluk ve gençlik dönemindeki bireylerde hipertansiyon, şişmanlık ve şeker hastalığının önlenmesi son derece önemlidir.”

Prof. Dr. Dursun, gereksiz ilaç kullanılmaması, aşırı tuzlu ve yüksek kalorili beslenme şeklinin terk edilmesi, kilo kontrolünün sağlanması, daha sağlıklı beslenme yöntemlerinin ve düzenli egzersizin bir yaşam biçimi olarak benimsenmesi ve düzenli sağlık kontrollerinin yaptırılmasının gelecek nesilleri kronik böbrek hastalığından korumak açısından önemli olduğunu belirterek, böbrek hastalıkları hakkında farkındalığın arttırılması, kronik böbrek yetmezliğinin önlenmesi konusunda atılacak en önemli adım olduğunu söyledi. 

İlgili Haberler