PAÜ, Gazze Katliamının 365. Gününde Filistin’e Destek Yürüyüşü ve Sergi Açılışı Gerçekleştirdi

Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan başta olmak üzere, PAÜ Üst Yönetimi, akademik ve idari personel ile öğrencilerin katılımı ile Kınıklı Merkez Kampüs ana giriş kapısından Eğitim Fakültesi’ne düzenlenen Filistin’e Destek Yürüyüşü gerçekleştirildi.

“Davanın sahibi Hak'tır. Hak olan davada zafer muhakkaktır.”

Yürüyüşün ardından okunan basın bilgisinde şunlar ifade edildi: “365 gündür süregelen zulüm birinci yılını doldurdu. 7 Ekim 2023’te Filistin topraklarında başlayan zulüm ve katliam bugün hâlâ aynı acımasızlıkla devam etmektedir. Binlerce çocuk, kadın, yaşlı ve genç; katil İsrail'in ölüm saçan bombaları altında can verdi ve ne yazık ki vermeye de devam ediyor. Ancak uluslararası toplumun topyekûn ayağa kalkması, bu zulmün son bulması ve ivedilikle “yeni bir dönemin” başlangıcının ilan edilmesi gerekmektedir. Batılı ülkelerin yalnızca “kınayarak” değil, hakiki ve samimi desteğini göstererek bu zulmün bitmesine katkı göstermesi elzemdir. Tüm dünyada; evlerde, okullarda, iş yerlerinde, sokaklarda ve meydanlarda Filistin’e daha gür bir ses olmak için yeni bir direnişin meşalesi yakılmalıdır. Bir yıldır aralıksız süren soykırıma karşı uluslararası sessizlik, İsrail’in insaniyetten uzak katliamlarını meşrulaştırmaktadır. Katil İsrail’in Filistin topraklarında yıllardır sürdürdüğü işgal ve zulüm son bir yılda dehşet ve vahşetini artırarak devam etmektedir. Kudüs’te, Gazze Şeridi’nde ve Batı Şeria’da masum insanların kanını akıtmaktan çekinmeyen bu “katil ruh”, insanlık onurunu ayaklar altına almaktadır. Hiçbir ahlaki değeri olmayan ve “devlet eliyle” katliamlarını gerçekleştiren İsrail, çocuk, kadın, yaşlı demeden saldırılarına günbegün artırmaktadır. Gazze’den dünyaya yayılan çığlıklara “sessiz cevaplar” veren birçok ülke, yaşanan bu vahşetin ortağı olduğunu âdeta ilan etmektedir. “Medeniyet maskesi” takmış Batılı ülkeler, insan hakları iddiasında bulunurken bu katliamları görmezden gelmekte; İsrail’i doğrudan ya da dolaylı yoldan korumaktadır. Filistin, dünyanın dört bir yanında yankılanan bir direnişin sembolü haline gelmiştir. Direnişten dirilişe bir yankı dünyaya yayılmalıdır. Filistin’in acısı yalnızca Filistin’in acısı olarak görülmemelidir. Titreyen her yürek, haykıran her ses Filistinli kardeşlerimizi yüreklendirmelidir. Bugün, Filistinli kardeşlerimiz için bir milat olsun, hep birlikte Mescid-i Aksa’nın avlusunda ümmet birliğini tadalım. İslam’ın sancağı altında toplanalım. Filistinli kardeşlerimize karşı yükümlülüklerimizi yerine getirmeliyiz. Katil İsrail’e karşı en güçlü silahımız ekonomik yaptırımlardır. Bu yüzden elimizdeki silahı, doğru kullanmalı ve boykot ürün ve hizmetlerini tercih etmemeliyiz. Bizler biliyoruz ki alternatifler oldukça az bu sebeple boykot edilen tüm ürün ve hizmetleri kendimiz üretebilecek noktaya varmalıyız. Çünkü onların dayandığı tek şey sömürü ve düzenbazlıktır. Allah Resul’ünün zamanındaki gibi, hakkın yanında, batılın karşısında duralım. Bu güçler, sadece onlara verdiklerimiz kadar güçlüdür! Bizler onları kendi silahlarıyla vuracak ve onların zulmüne geçit vermeyeceğiz.  Bu ses, dünyayı saran zulmün üzerine adaletin tokmağı gibi inecek. Bütün dünya Filistin’i özgür bir devlet olarak tanıyana kadar, bizler bu davayı haykırmaya devam edeceğiz. 7 Ekim son değil, aksine yeni bir dünyanın başlangıcıdır. Kardeşim, unutma ki yürüdüğün her adımda ayağına Kudüs'ün gücü gelir. Zafer yakındır, zafer inananlarındır. Bizler bir ölüp bin dirileceğiz! Bombalar susacak, feryatlar dinecek ve nehirden denize özgür Filistin var olacak! Üzülme! Davanın sahibi Hak'tır. Hak olan davada zafer muhakkaktır. Zalimler için yaşasın cehennem!”

Rektör Kutluhan: “İnşallah bu birlik ve beraberliğimiz dünyaya bir sinyal olur. Bu sinyal ile bu soykırım sona erer.”

Basın bildirisinin okunmasının ardından Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan sergi açılışında yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: “Hiçbir zaman tasvip etmediğimiz ve acısını 365 gündür çektiğimiz, Gazze şeridinde başlayan ve hala devam eden bir soykırımın yıl dönümündeyiz. İnşallah bu birlik ve beraberliğimiz dünyaya bir sinyal olur. Bu sinyal ile bu soykırım sona erer. Pamukkale Üniversitesi olarak bugün burada, Filistin ve Gazze’de 365 gündür aralıksız devam eden bu soykırıma tepki verdiğimiz on dördüncü etkinliğimizi gerçekleştiriyoruz. Bu etkinliğimiz aslında 5 ay kadar önce Feryal Hocamız önderliğinde düzenlenmek için planlandı. Dedi ki Hocam biz resimlerle Gazze’yi analım. Bu vesileyle bugün düzenlediğimiz yürüyüşü de ekleyerek bu etkinliği gerçekleştirmek üzere burada toplandık. Etkinliğimize teşrifleriniz için çok teşekkür ediyorum. İnşallah dualarımız gökyüzünden Gazze’ye ulaşır ve güzel bir dünya için vesile olur.”

Prof. Dr. Beykal Orhun: “Türkiye’de ilk defa yapılan bir etkinliğe imza attık.”

Eğitim Fakültesi Fuaye Alanı’nda düzenlenen Gazze Katliamı adlı sergi ile ilgili PAÜ Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Feryal Beykal Orhun şunları ifade etti: “Filistin’e yapılan bu zulme karşı bir nebze sanatla da sesimizi duyurmak istedik. Bunun için de Türkiye’de ilk defa yapılan bir etkinliğe imza attık. Yeni medya sanatında ilk defa icra ediliyor bu çalışma, yapay zekâ ile hem görseller hem müzik hem de beste gibi çalışma var. Hep beraber izleyip hem de sergimizi gezmek istiyoruz. Herkesin ayaklarına sağlık, teşekkür ediyorum.” Prof. Dr. Feryal Beykal Orhun Gazze Katliamı adlı serginin Eğitim Fakültesi Fuaye Alanında 7-14 Ekim 2024 tarihleri arasında ziyarete açık kalacağı bilgisini de ekleyerek konuşmasını tamamladı.

Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan ve beraberindeki heyet, açılışı gerçekleştirilen Gazze Katliamı adlı sergiyi gezdi.

Prof. Dr. Beykal Orhun: “Sergide yer alan en dikkat çekici eserlerden biri, Türkiye'de ilk defa sergilenen, yeni medya sanatı alanında önemli bir çalışma olarak öne çıkmaktadır.”

Prof. Dr. Feryal Beykal Orhun düzenlenen sergi ile ilgili ayrıca şu bilgileri paylaştı: “Bu sergide, dünya basınından alınmış 30 adet seçkili fotoğraf baskısı, 19 adet resim ve 2 adet heykel çalışması yer almaktadır. Her bir eser, bu acıyı farklı bir perspektiften ele alarak Gazze'nin trajedisini, insanlığın vicdanını sorgulayan bir biçimde sunmaktadır. Sergide yer alan en dikkat çekici eserlerden biri, Türkiye'de ilk defa sergilenen, yeni medya sanatı alanında önemli bir çalışma olarak öne çıkmaktadır. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Resim-İş Eğitimi Anabilim Dalı Grafik Anasanat öğrencisi Semih Kambur tarafından, Dr. Öğr. Üyesi Bekir İnce rehberliğinde, dünya basınında yer alan Gazze temalı fotoğrafların dönüştürülmesiyle oluşturulmuştur. Sergi, benim küratörlüğümde gerçekleştirildi. Bu eser, Filistin halkının yaşadığı trajediyi ve Gazze’deki soykırımın acı gerçeklerini dijital sanatın sınırlarını zorlayarak gözler önüne seriyor. Yapay zeka destekli video art olarak tasarlanan bu çalışma, dünya basınında yer alan Gazze temalı görsellerin toplanması, veri analizine tabi tutulması ve bu verilerin yeniden görsel sanat eseri formuna dönüştürülmesiyle yaratılmıştır. Türkiye’de tamamen Türkçe temelli video art sergilenen ilk dijital sanat eseri olma özelliği taşıyan bu proje, Gazze’de yaşanan insanlık dramını daha derin ve etkileyici bir şekilde anlatmayı amaçlıyor. Bu video art çalışması, veri analizi ve görselleşmesi temelli bir algoritma ile şekillendirilmiştir. Savaşın acı yüzünü, insanlık tarihinin unutulmaması gereken anılarını yapay zekânın gücüyle birleştirerek, izleyiciye derin bir düşünme alanı sunar. Eserin üretiminde kullanılan yapay zekâ, savaşı sadece estetik bir düzlemde ele almaz; aynı zamanda olayların analizi ve birbiriyle olan bağlantılarını da görsel bir dile dönüştürerek soykırımın boyutlarını soyut bir şekilde anlamlandırır.”

PAÜ Öğrencisi Semih Kambur'un Gazze Temalı Fotoğraflardan Oluşan Video Art çalışmasını aşağıdaki bağlantıdan izleyebilirsiniz.