II. Uluslararası Sağlık Turizmi Zirvesi Sona Erdi
Pamukkale ve Denizli başta olmak üzere ülkemizin tanıtımına büyük katkı sağlayan, 52 ülkeden 256 yabancı ve 100 yerli toplam 356 konuğun katıldığı II. Uluslararası Termal Sağlık Turizm Zirvesi, organizasyonun akademik ayağını yürüten Pamukkale Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen kapanış bildirisi ile sona erdi.
Zirve boyunca yapılan oturumlar sonunda yapılan konukların da zirveye dâhil olduğu soru-cevap kısmının ardından, Rektör Yardımcısı ve aynı zamanda Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semin Fenkçi’nin sunduğu sonuç bildirgesi ile tamamlandı.
Çeşitli dünya uluslarının katılımı ve bir arada olmanın mutluluğuyla yapılan ve dört gün süren zirve boyunca çok şey öğrenildiğini vurgulayan Prof. Dr. Semin Fenkçi, böylesine büyük bir organizasyonun akademik ayağını Pamukkale Üniversitesi’nin üstlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Pamukkale Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen zirvenin yapılmasında emeği geçen başta Ekonomi Bakanlığı ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci olmak üzere Sağlık Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Denizli Valiliği, Büyükşehir Belediyesi ve Pamukkale Belediyesi, GEKA, DTO, THTC, DENTUROD, Pamukkale Sağlık Turizmi Derneği, TÜRSAB’a ve katkılarından dolayı teşekkürlerini sundu.
Zirve sonuçlarının özetleyen bildirisini sunan Prof. Dr. Semin Fenkçi: ‘İnsan ömrü uzamakta ve yaşlı popülasyon oranı dünyada tüm toplumlarda artmaktadır. Kas-iskelet problemleri bu dönemde hayat kalitesini belirlemektedir. Kas ve iskelet sisteminde oluşan problemlerin tedavisi zor ve uzun sürelidir. Bu nedenle, rehabilitasyon aşamasında birçok olgunun hastane ortamlarından farklı birimlerde bu nedenle bakılmaları gereklidir. Batı ve doğu tıbbının sentezlendiği tedaviler artık bütün dünyada ilgi alanı olmuştur. Birçok hastalığın tedavisinde doğanın etkileri kullanılabilmektedir. Rehabilitasyon ve termal tedavi yöntemleri de etkili tedavi yöntemlerinden biridir ve bu yüzyıllardan beri bilinegelmektedir. Termal su ile yapılan tedavilerde, insan vücudunun kas ve iskelet sistemi problemlerinde, dermotolojik ve ruhsal terapilerde oldukça başarılı olunduğu kanıtlanmıştır. Bu sebeple, bütün dünya uluslarında kür kentlerinin oluşturulması yüzyılın ihtiyaçlarından biridir. Toplumda antidepresan kullanım oranlarının azaltılması ancak insanın ancak doğayla bütünleşmesi ile mümkün olacaktır. Kür kentler sağlık turizmi için önemli bir yere sahiptir. Bu kentlerin kurulmasındaki mimari planlama ile tedavi merkezlerinin bulanacağı alanlar bir bütünlük içinde olmalıdır. Termal suların mineral zenginliği, mineral yönünden zengin çamur tedavileri de ayrı bir öneme sahiptir. Dermotolojik tedaviler yönünden termal sular yine ayrı bir başarıya sahiptir. Pamukkale ve Karahayıt Bölgesi’nin farklılığı tarihin gizemli büyüsünü taşımasından gelmektedir. Karahayıt Yöresi aynı zamanda iklim yönünden oldukça ılıman bir bölgedir. Buradaki amacımız Pamukkale’deki doğanın, tarihin ve termal tedavi merkezinin bir arada bulunduğu bu eşsiz beldenin tüm zirve katılımcılarına ve tüm dünyaya tanıtılmasıdır. Türkiye’de Termal tedavi alan kişilerin, aynı zamanda tedavileri boyunca bazı diğer sağlık problemlerini daha ucuz ve en iyi şekilde halledebilecekleri bir potansiyeli de vardır. Dünya insanı artık hangi ulustan olursa olsun, doğanın ona sunduğu doğallığı yeniden aramaktadır’ diyerek sunumunu tamamladı. Sözlerinin sonunda, etkinliği akademik ayağında ev sahipliğini üstlenen başta Rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ olmak üzere zirvenin gerçekleştirilmesinde emeği geçen tüm Pamukkale Üniversitesi akademik ve idari personeline teşekkürlerini sundu.
Zirve Sonunda Katılımcılar Kapanış için Düzenlenen Yemekte Buluştu
II. Uluslar arası Termal Sağlık Turizm Zirvesi’nin son gününde, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Semin Fenkçi, Vali Yardımcısı Halil Canavar, Pamukkale Belediye Başkanı Hüseyin Gürlesin ve zirveye katılan tüm davetliler akşam yemeğinde bir araya geldi. Davetliler, dört gün süren zirvenin yorgunluğu atarken, Pamukkale Üniversitesi Halk Oyunları Topluluğu’nun gerçekleştirdiği gösterisi ve PAÜ Güzel Sanatlar Müzik Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatıma Akyüzlüer ve Öğr. Gör. Birol Işıkdemir’in müzik dinletisi izleyenlerden büyük ilgi gördü.