Prof. Dr. Dursunoğlu: “Kalp Hastaları Yaz Aylarında Daha Dikkatli Olmalı”

01.07.2025
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Hastaneleri Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Dursun Dursunoğlu, artan hava sıcaklıklarının kalp hastaları üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, vatandaşları özellikle öğle saatlerinde dışarı çıkmamaları konusunda uyardı.

PAÜ Hastaneleri Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dursun Dursunoğlu yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı: Aşırı sıcak havalar, sağlıklı bireylerden çok daha fazla kalp hastalarını olumsuz yönde etkileyebilmekte ve bazen ölümcül olabilmektedir. Sıcak havalarla birlikte artan nem oranı da kalp hastaları üzerinde ciddi tehditler oluşturabilir. Normal vücut ısısı 36,5 oC dolayında iken (37 oC üzeri ateş kabul edilir) aşırı sıcaklarda vücut ısısı artar.  Sıcak havalarda vücudun ısısını sabit tutmaya çalışan cildimizdeki kan dolaşımı ve aşırı terleme kalbimizi zorlayabilir. Aşırı sıcaklarda terlemeyle oluşan sıvı ve elektrolit kaybı nedeniyle kan akışkanlığı azalır, kalp hızı artar ve kan basıncı (tansiyon) da oynamalar görülebilir. Bu durum sağlıklı insanlarda sorun yaratmazken kalp sorunu olanlarda nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik, baş dönmesi, fenalık hissi gibi yakınmalara, tansiyonda iniş-çıkışlara, taşikardiye, ritim bozukluğuna ve hatta kalp spazmına ve/veya kalp krizine neden olabilir. Kalp hastalığına ilaveten diyabet, hipertansiyon, inme, böbrek yetersizliği gibi hastalıklar da varsa, sıcak havaların olumsuz etkileri bu kişilerde çok daha fazla olabilmektedir.”

Prof. Dr. Dursun Dursunoğlu: “Sıcak Havalarda Kalp Yükü Artıyor”

Aşırı sıcaklarda, özellikle sıcaklığın en fazla olduğu 11.00-15.00 saatleri arasında dışarı/güneşe çıkılmaması, klimalı ve serin ortamlarda zaman geçirilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Dursun Dursunoğlu, sıcak havalarda, sıvı kaybını önlemek için bol su tüketmenin önemli olduğunu belirtti. Sağlıklı bireylerde kişinin kilosuna göre değişmekle birlikte, yaz aylarında günde 2,5-3 litre su (saatte bir 2-3 bardak su) tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Dursunoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle alkollü içeceklerin sıcağın olumsuz etkilerinin hissedilmesini engellemesi ve sıvı kaybını artırması nedeniyle tüketilmemesi, şekerli, gazlı içeceklerden sakınılması ve kahve ile çayın aşırı tüketilmemesi önemlidir. Kalp yetersizliği varsa maden suyu gibi sodyum içeriği fazla olan sıvılardan (vücutta su tutulmasını arttırır) kaçınılması gerekir. Sindirim sistemini yormamak için sindirimi kolay besinler tüketilmeli, sık sık ve az miktarda yemek yenilmeli, sıvı kaybını azaltmak için de sulu besinler tercih edilmelidir. Zeytinyağlı gıdaların, sebzeler ve meyvelerin sindirimi nispeten daha kolaydır.  Soğuk tüketilen çorbalar da vücut ısısının düşürülmesine katkıda bulunabilir. Pişirme türü olarak haşlama, buğulama ve ızgara yöntemleri tercih edilmelidir. Aşırı sıcaklarda açık renkli, pamuklu ve bol giysilerin tercih edilmesi önerilir, çünkü yüksek hava geçirgenliği ve terlemeyi azaltıcı özellikleriyle sıcak havanın olumsuz etkilerini azaltabilirler. Dışarıda dolaşılması gerekiyorsa, siperlikli şapka ve güneş gözlüğü kullanılması, açık ve rahat ayakkabıların giyilmesi tercih edilmelidir.”

“Tatil Öncesi Doktor Kontrolünü İhmal Etmeyin”

Prof. Dr. Dursun Dursunoğlu: “Yüzme için, güneş ışınlarının daha az şiddetli olduğu sabah veya akşamüstü saatlerinin tercih edilmesi, aç karnına veya yemekten en az 2-3 saat sonra yüzülmesi önerilir. Yemekten hemen sonra yüzülürse, kan dolaşımının büyük kısmı sindirim sistemine yönlendiği için kas dokusuna giden kan akımının azalmasına bağlı olarak, yüzme esnasında kaslarda kramplar ve yorgunluk gözlenebilir. Ayrıca özellikle 11.00-16.00 saatleri arasında sahilde güneşlenmek sıcak çarpması riskini artırdığı için kesinlikle önerilmez. Uzun süre güneş altında durduktan hemen sonra denizde veya havuzda soğuk suya atlamak vücudun genişlemiş cilt damarlarında ani büzülmeye sebep olarak çok ciddi ritim bozukluklarına sebep olabilir. Bu nedenle suya aniden atlamamalı, vücudunuzu suya alıştırarak girilmelidir. Ayrıca soğuk duş damarlarda büzülmeye yol açacağı için tansiyonu yükseltebilir. Damarlarda büzülme uzun sürdüğü takdirde kalp spazmına neden olabilir. Bu nedenle yaz aylarında soğuk duş yerine, ılık duş alınmalıdır. Sağlıklı bireylerde sporun tercihen serin ve kapalı yerlerde yapılması, dışarıda ise sabah ya da akşam üzeri saatlerinde yapılması, temponun yavaş yavaş arttırılması ve bol sıvı tüketilmesi önerilir. Suyla beraber tuz kaybı da olacağı için mineralli içecekler (soda) tercih edilebilir. Kalp damar hastalığı veya kalp yetersizliği olan hastaların, tatil öncesinde sağlık kontrollerini yaptırarak, mutlaka doktorlarından ilaç dozları, diyet ve egzersiz konusunda bilgi almaları ve önerilerine uymaları, kalp sağlığı açısından çok önemlidir. Özellikle idrar söktürücü ilaçlar, aşırı sıcak havalarda aşırı sıvı kaybı sonucu tansiyon düşüklüğüne ve buna bağlı olarak bayılmalara yol açabilmektedir. Bu nedenle idrar söktürücü ilaçlar kullanan hastaların ilaç dozlarının aşırı sıcak havalarda dozlarının azaltılması gerekebilir. Ayrıca doktor önerisi olmadan kesilen ilaçlar, aşırı tansiyon yükselmesine, inmeye ve kalp krizine neden olabilir." şeklinde konuştu.

İlgili Haberler